4 Mayıs 2013 Cumartesi

Bol Portakallı Çikolatalı Kek ve ÜSKÜDAR



(İçinde, kıyısından köşesinden de olsa Üsküdar barındıran anılarınız varsa bu yazıyı şu şarkıyı dinleyerek okumanız, Leyla'nızın size ufak bir ricasıdır.Umulur ki benim hissettiklerimi hissedersiniz.)

Tam da elimdeki bir fincan taze demlenmiş ıhlamur çayının kokusunu ciğerlerime çekerken, burnumun ucunu sızım sızım sızlatan kelime, Üsküdar...



"Üsküdar,  beni   akla   gelmez    manzara   değişiklikleriyle   cezbediyor.   Marmara   denizinden   bakınca,   bir  tepenin  üstünde  yayılmış    büyük    bir   köyden    başka   bir   şey   değil de Haliç'ten    bakınca    şehir    gibi   görünüyor.

Lâkin   vapur   Anadolu  Yakası'nın    en     ileriye    uzanmış    burnuna    dolaşarak     iskeleye    doğru    dümdüz    gidince , şehir  genişleyip    yükseliyor,   binalarla    örtülmüş     tepeler    birbiri     arkasına     gözüküyor,   vadilerden    mahalleler    çıkıyor,   köşkler   yüksek    yerlerde    dağılıyor,     küçük   evlerle    baştan     sona    rengarenk    boyanmış   sahil   göz   alabildiğine    uzanıyor.

Nereye    gizlenebileceği  anlaşılmayan  büyük,  tantanalı    tiyatroya  benzeyen  bir şehir , bir  tiyatro perdesinin  açılışında  olduğu   gibi    hemen   gözler   önüne   seriliyor. Neredeyse    kaybolduğumuzu    göreceğinizi    düşünürken    hayrete   düşüp  kalıyorsunuz...


...Sarmaşık    ve  asma  dallarıyla  örtülmüş  sarı  boyalı   küçük  evlerin içerlerinden , yeşillik fışkıran  bahçe  duvarlarının   arasında  yüksek  çardakların   altından , hemen    hemen geçmeye  mâni    olan  büyük çınarların   gölgesinden  yılankavi   bir   şekilde    tatlı bir   meyille   yükselen  anayoldan  yürünüyor.Daha    az    ihtişamlı  , fakat  yedi   tepe   İstanbulundan  daha    neşeli , daha  taze  başka bir İstanbul   gördüğümü  sanıyorum...
  ...Şehrin    yüksek     kısmında  derin   bir  köy sessizliği   hüküm   sürüyor.    Aşağı    taraflarda  deniz  şehirlilerin  telaşlı    hayatıyla   kaynaşıyor.  Haliç'e  doğru   uzanan   uzun   uzun  selvilerden   meydana  gelmiş   büyük   bir ormanın   içinde  kayboluyoruz..."

Böyle anlatıyor seyyahların seyyahı Evliya Çelebi Üsküdar'ı. Şimdi olsa nasıl anlatırdı diye düşündüm, bir düzine cümle sıraladım art arda. Sonra döndüm, Evliya Çelebi'nin yazdığı satırları tekrar okudum ve benim satırlarımın ne denli aciz kaldığını gördüm. Bu azciyetimin sebebi, o dönem ki Üsküdarla bizim Üsküdarımızın pek bir benzer yanı olmayışı mıdır , yoksa benim Üsküdar tahlilimin anılara hapsolması mıdır bilemedim !

Üsküdar  en zifiri, en kuytu karanlıklara dahi gömülse, benim yüreğimdeki yeri görkemli bir köşk gibidir. Hani şu Boğaz boyunca sıra sıra dizilmiş yalıların


ya da Çamlıca'nın yemyeşil bahçeleri içinde ihtişamla yükselen köşklerin insana hissettirdikleri kadar yüce...


Hayatımın 2 yılcık kadar bir dönemini geçirdiğim , benim için el değmemiş anılar barındıran ve hala taptaze bir çiçek gibi sakladığım yerdir Üsküdar.  Ama bununla kalmadı, evvel zaman içinde Üsküdar'ı bana öncesinden daha çok sevdirmeye sebep güzel dostlarım oldu. Hani bir CEVİZLİ-DUBLE ÇİKOLATALI PASTA hikayesi anlatmış ve YİNE DE SEV adından çok naif bir şarkı paylaşmıştım 1,5 yıl kadar önce. Dönüp de o yazıya bir göz attığınızda sözünü ettiğim şeyin ne olduğunu anlayacaksınız (Yoksa henüz okumadınız mı ?). 

Benim o yüreği güzel dostlarım sonrasında ÜSKÜDAR isminde bir şarkıya hayat verdiler. Ben o şarkı dinledikçe dinledim. Ve dinledikçe Üsküdar'ı daha bir içime çektim. O sebepledir ki sizin, bu satırları o şarkıyı dinleyerek okumanızı istedim. Sonuç ;
"Aşklarınız İstanbul kadar güzel, Üsküdar kadar büyülü olsun."

(Youtube şuan videoyu burada paylaşmama izin vermediği için kendisine çok kızgınım. Ama siz her bir Üsküdar kelimesinin üzerine tıklayarak o şarkıya rahatça ulaşabilirsiniz)


Malzemeler :
(Kaynak : Dokuzuncubulut)

1 adet iri ya da 2 adet orta boy portakal
3 adet oda ısısında yumurta
250 gr şeker
1 su bardağı sıvıyağ
80 gr bitter çikolata
250 gr un, azıcık tuz
3 yemek kaşığı kakao
1 paket kabartma tozu
3/4 su bardağı damla çikolata


Yapılışı :

-Portakalı 4-5 yerinden bıçakla delin. Bir tencereye alıp üzerini geçecek kadar su doldurun ve harlı ateşte 25 dk pişirin.


-Pişen portakalı soğuk suya tuttuktan sonra 4 parçaya ayırıp kabuklarıyla beraber mutfak robotunun içine koyun ve püre haline getirin.


-Un, kakao, tuz ve kabartmatozunu bir kaba eleyin.
-80 gr çikolatayı benmari usulü eritin.
-Yumurtaları şekerle beraber krema kıvamına gelene kadar çırpın (5-6 dk).
-Karışıma sıvıyağ, eritilmiş çikolata ve portakal püresini ilave edip tahta kaşıkla karıştırın.
-Ayrı bir kaba elediğiniz kuru karışımı üç ayrı seferde kek hamuruna ekleyip tahta kaşıkla karıştırmaya devam edin. Hamuru , tabanını yağladığınız küçük boy dikdörtgen borcama yayın.
-Son olarak damla çikolataları kek hamurunun üzerine serpip 170 derecede ısınmış fırında 35 dk pişirin.
-Tercihen kek soğuduktan sonra üzerini streç filmle kaplayıp buzdolabında 1 gece bekletin. Hem kesimi daha kusursuz olacaktır hem de içindeki çikolatalar sertleşeceği için yerken damağınızda kıtır kıtır bir tat bırakacaktır. Ha biz pişer pişmez keser yer, o kadar sabredemeyiz o ayrı !

üsküdar

-Keki dilimledikten sonra dilerseniz biraz bitter çikolata eritip kekin üzerine dökebilir veya kekin bir kısmını erimiş çikolataya batırıp soğuttuktan sonra servis edebilirsiniz.

LeylaK

Share This

Gez ve öğren !

45 yorum:

  1. ellerıne sağlık kahve dukkanı cok guzel gorunuyor:)

    YanıtlaSil
  2. Leylacım,ne kadar güzel dolu dolu bir post hazırlamışsın.Epey bir takıldım bloğunda.Tık oraya,tık buraya:)ellerine emeğine sağlık.Şarkılarıda beğenerek dinledim.Ben de çok Özledim istanbulu.5 sene oturdum ben istanbulda.5 senede bişkek.Evim orda,hatıralarım orda..seneye dönüyorum inşallah.ALDIM KEKİNDEN BİR DİLİM.SEVGİLERİMLE..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Şule. Senin adına pek bir sevindim :)

      Sil
  3. arkadaşım tam kek yapmayı ve yemeyi canım isterken müthiş bir şey oldu bu tariff.... ellerine sağlık

    YanıtlaSil
  4. Canım ellerine sağlık kek ve sunum harika:)))Ahhhhh İstanbul'um burnumda tütüyor sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. Ben bu keki her daim yiyebilirim:) Tarif hemen işi gücü bırakıp not edildi akşama bir portakal buldum mu tamamdır bu iş:):) Kek aşkı diye buna derler herhalde:) Böyle koyu kekleri ve portakal aromalı olanları da ayrıca seviyorum. Ben de hemen fırından çıktığı gibi dağılmasına göz yumarak keke dalan kesimdenim:) Ama bu sefer sabredicem bakalım nasıl olacak:)Ellerine sağlık. Julia Child edasıyla ve gülümseyerek sana 'Bon appétit' diyoruum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kekin tadı, duruşu, dokusu hep bir başka değil mi :) Yeri ayrı, çocukluğumda en çok kek yerdik çünkü. Öyle kurabiye, makaron, pasta vs. bilmezdik..
      Teşekkürler Tuğba.

      Sil
  6. Çok ilginç bir kek olmuş,ellerinize sağlık.ortalık buram buram portakal kokmuştur.mutlu pazarlar dilerim.

    YanıtlaSil
  7. Sevgili Leyla, yazını; o güzel müzik eşliğinde okudum. Nerelere gittiğimi ne sen sor, ne de ben söyliyeyim.:) Bu arada tarifin muhteşem. Çikolatalı lezzetlere bayılırım.:) Her ne kadar fazla tüketmemem gerekiyorsa da aradaki kaçamaklar hayattan bana kalan tatlar.:) Dolu dolu içeriğini takip etmekten memnuniyet duyacağım. Ellerine ve emeklerine sağlık. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nilgün Hanım çok naziksiniz. Çok teşekkürler.
      Evet, şarkıyı dinlerken ben de en az sizin gittiğiniz yerlerde hissettikleriniz kadar duygulu şeyler hissettim :) Sevgiler...

      Sil
  8. yıllar oldu gitmedim istanbula bi nebze hasret giderdim şimdi :)

    YanıtlaSil
  9. zevkle okuduğum yazılarından biri yine :)

    YanıtlaSil
  10. Canım ellerine sağlık yapılışından belli harika bir lezzetinin olduğu portakalla çikolata kekte buluşunca beni mest ediyor.Sevgiler...

    YanıtlaSil
  11. Bu çok ilgimi çekti, yapılacaklara ekledim :) Portakal acı gelmiyor de mi? Çünkü beyaz yerleri de var ya, endişe ettim. Kaynadığı için acılığı gidiyor ya da...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayır hiç bir acılık gelmiyor. Dediğin gibi kaynadığı için olabilir.

      Sil
  12. İstanbul ayrı güzel canım
    kek enfes ellerine sağlık
    sevgiler

    YanıtlaSil
  13. Bir haftadir kendimle mücadele icindeyim mutfakta yemek disinda pasta kek kurabiye börek cörek yapilmayacak,sebebi tatil öncesi birazcik alinan kilo
    Bol cikilotali ve bol portakal aromali bu nefis keki görüpte acaba yapsamda kenarindan tadina baksam olmazmi fikriyle bogusuyorum suan
    Denize nazir sunumuyla kadife dokusuyla muhtesem bir kek olmus ellerine saglik canim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Bahar. Sen yağsız yapabilirsin. Hatta dilersen şeker yerine pekmez kullanabilirsin. Unu da kepekli kullandın mı, oldu da bitti :)

      Sil
  14. Ah üsküdar ve fatihin yeri ayrıdır :)

    YanıtlaSil
  15. Leylacığım bu keki bende not almıştım dokuzuncu buluttan. Ama bir türlü cesaret edememiştim. Denesem mi acaba?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. E tabi ki Fatoş, portakal mevsimi geçti geçecek :)

      Sil
  16. Üsküdar'ı artık Evliya Çelebi'nin gözünden görmek çok zor. Son yıllarda epey çılgınlaştı.
    Portakalın keklerdeki aromasına bayılıyorum. Bu teknik de ilginçmiş. Merak ettim nasıl olacağını. Görüntüsü harika zaten. Ellerine sağlık Leyla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Deniz. Ama o eski sokaklar hala Üsküdar kokuyor, kıymetini bilmeli....

      Sil
  17. Portakal ve çikolatayı birbirine çok yakıştırıyorum. İstanbul ve portakallı çikolatalı kek ikisi bir arada harika...

    YanıtlaSil
  18. harika bir post,gözüm gönlüm açıldı,
    hatta karnım acıktı,
    bir dilim alıp kaçtım,

    sevgiler...

    YanıtlaSil
  19. Üsküdar teşekkür ediyor sana bunca güzel iltifatın için, Salacağın da selamı var Leyla(k)cığım :)
    Ben de çok seviyorum Üsküdar'ı, te Zeynep Kamil'den yokuş aşağı iskeleye kadar vuruyorum kendimi bazı sabahlar :) Şimdi kıskandırmak gibi olmasın ama hazır ıhlamur zamanı da yaklaşmışken hele, ara ara burnuna vuran kokularla yürüyüş pek bi harika oluyor :)
    sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Of offf Esen , o ıhlamur kokusu dedin ya, hah oraya kadar bir şeycik yoktu, ama orda böyle yüreğime yüreğime bıçak sapladın ya hu :)
      Çok özlüyorum Esen, ama gelip gezmek değil mevzu, gelip ebediyyen kalmak :)

      Sil
    2. Hadi inşallah diyim o zaman, Allah kısmet etsin ve sen bize komşu ol Leylacım :)

      Sil
  20. portakalın uygulaması çok farklı ve harika bir duygu verdi yemiş kadar oldum :) eline sağlık

    YanıtlaSil
  21. Bende yapmış ve tatmış biri olarak nefis diyorum:))

    YanıtlaSil
  22. Yine sımsıcak anlatmışsın, ne de güzel olmuş. Kekin bu kadar portakallısına ilk kez rastlıyorum ve benim gibi portakal canavarı için inanılmaz olsa gerek :)

    Ellerine sağlık

    YanıtlaSil
  23. bayıldım ellerine sağlık.....portakal ve kakolu olan herşeye aşık bana hediye olmuş bu tarif....
    ankaradan sevgiler

    YanıtlaSil
  24. Bende çikolata ve portakalı birbirine çok yakıştırıyorum,Leyla'cım.Eline sağlık.

    YanıtlaSil
  25. hem portakal hem çikolata tam benlik
    en kısa sürede yapmalıyım
    ellerine sağlık

    YanıtlaSil
  26. Nefis bir kek olmuş ellerine sağlık canım .

    YanıtlaSil
  27. Merhaba;
    Bugün tüm yorgunluğuma rağmen yine kendime engel olamadım ve tarifi denedim. İyi ki de denemişim. Bayıldık:)Mis gibi kokuyor şu anda evin içi ve ben iki dilim keki yuvarladım sütümü yudumluyorum:) Dediğin gibi dolapta beklemesi konusunda sabırsız davrandım ve eşimin yoğun isteğiyle dilimleyip tadına baktık. Geri kalanı dolaba attım yarın da o şekil bir deneme yapacağız. Yapımı da oldukça kolay. Sevdim bu tarifi ben çok. Portakal da bir keke bu kadar yakışırdı zaten:) Tekrar teşekkürler. Akşam akşam mutlu oldum çoook:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tuğba, beğenmenize çok sevindim :) Benim de çok severek yapıp afiyetle yediğim bir kek oldu artık. Yarın yerken tavsiyem, yanına vanilyalı dondurma :)
      Afiyet ola...

      Sil
  28. Merhabalar,
    Hem İstanbul' u anlatımınıza hem de keke bayıldım. İzninizle bir tane aldımmm.. Ellerinize sağlık. Bloğunuzu severek takip ediyorum. İzlemeye aldım. Bana da beklerim. Kocaman sevgilerimle,

    YanıtlaSil
  29. Şarkıyı şimdi dinliyorum, İstanbul'u çok özlemişim, gözlerim doldu... N'aptın şimdi sabah sabah, oooof...

    YanıtlaSil
  30. Merhabalar Leyla hanım, sayfanız, sunumlarınız gerçekten beğendiğim sayfalar arasında ilk sıralarda yer alıyor. Bunu samimiyetimle belirtmek istedim. Evet bu gün tatlı krizime ancak akşam saat 21.00 a kadar engel olabildim. Tarifinizde epey baktım önce. Sonra kendimi birden mutfakta buldum. Evet yorumlarda da yazıldığı gibi şimdi evimi mis gibi portakal kokusu sardı. Şimdi sıra bir gece üzerini kapatıp dinlendirmede. Nasıl sabredeceğimi bilemiyorum ama. 😕 Ellerinize sağlık. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Emel Hanım. Çok teşekkürler güzel sözleriniz için. Umarım kekiniz hayal ettiğiniz gibi olmuştur. Unutmuştum bu tarifi, bu akşam biz de pişirelim bari :)

      Sil

Kahve Dükkanından Mutlu Ayrılın .